Dünyada binlerce şirket, iş güçlerinin bir parçası olarak robotları benimsemeye ve genişletmeye devam ederken birçoğu da Üst Yönetimlerine yeni bir üye ekledi. Karşınızda Robot Teknolojileri Başkanı (CRO).
Kısa bir süre önce çalışma arkadaşı olarak robotların işletmeye sorunsuz entegrasyonu denildiğinde bu sözler kulağa distopik bir kavram gibi gelirdi. Ama artık sandığımızdan çok daha önce buna ihtiyaç duyulabilir. Uluslararası Robotik Federasyonu araştırması, dünya robot yoğunluğunun yükselişte olduğunu ortaya koyuyor. Bugün (üretim sektörlerinde) her 10.000 çalışan için 74 robot bulunuyor ki, bu sadece üç yılda yüzde 12 artış demek.
Dell Technologies’in “2030’u Gerçekleştirme” araştırmasına göre iş liderlerinin yüzde 82’si önümüzdeki beş yıl içinde kendi kurumlarında insanların ve makinelerin entegre ekipler olarak çalışacağına inanıyor.
CRO’lar için talep artıyor
“The New Collar Workforce” (İşgücünde Yeni Yaka) adlı kitabın yazarı ve yeni teknolojiler için ileri üretim eğitimi veren sivil toplum örgütü Fab Lab Hub‘ın kurucusu Sarah Boisvert, CRO’yu özellikle üretim sektörü için önem taşıyan yeni bir rol olarak görüyor.
Peki, CRO tam olarak ne yapar?
Boisvert, CRO’ların düzenli eğitim programlarını uygulamaya koymanın yanı sıra robot-insan etkileşiminin daha güvenli olmasını sağlamak, robotları programlayan ve makineleri onaran servis teknisyenleri ile operatörleri işe almak gibi işlerle birlikte sahadaki en yeni ilerlemeleri takip ettiklerini söylüyor. İşin bir kısmı da veri odaklı: Öngörüye dayalı veri analizi için bilgi toplamak.
Robotics Business Review‘e göre CRO rolü, teknoloji dünyasında en hızlı büyüyen sorumluluklardan biri. Myria Araştırması, 2025’e gelindiğinde sağlık hizmetleri, enerji ve tarım alanlarında faaliyet gösteren Global 1000 şirketin yüzde 60’ından fazlasının bir CRO’ya sahip olacağını öngörüyor. Bugün Amazon, Walmart ve Adidas gibi devler, hali hazırda bir CRO görevlendirmiş bulunuyor ve küçük veya büyük birçok başka şirket de onların izinden gidiyor.
CRO ve Otomasyonun Rolü
2007’de Bill Gates, otomasyonun hem iş hayatında hem de günlük hayatta birçok sıradan işte devrim yaratabileceğini düşünerek robotları ve otomasyonu ünlü sözüyle “sıradaki büyük gelişme” olarak nitelendirdi. Ve tahminin doğru olduğu ortaya çıktı.
İş zekası firması Tractica, global robot pazarının 2015’teki 28,3 milyar dolarlık değerinin 2020’de 151,7 milyar dolara çıkacağını tahmin ediyor. Robotlar en yaygın olarak üretim sektöründe ve tedarik zincirlerinde yer alırken, robotların sağladığı otomasyon da operasyonları verimli ve çevre dostu hale getirmeye yardımcı oluyor. Teknolojiler daha sofistike hale gelmeye başladıkça araştırmacılar robotların yapısal olarak teknolojik olmayan sektörlere de yayılacağını da tahmin ediyor.
Seyahat sektörü, şimdiden sürücüsüz arabaları ve hatta kendi kendini taşıyan valizleri kullanmaya başladı. İnsan kaynakları dünyasında ise İK yöneticileri, önemli veri setlerini yönetmesi ve aday taramalarına yardımcı olması için Yapay Zeka asistanları gibi teknolojileri otomatikleştirmeye çalışıyor.
Bu sektörler arası büyümenin daha ne kadar CRO getireceği net olmasa da otomatikleşen işgücünü yönlendirmek için liderlik becerilerinin belli bir dönüşüm geçirmesi gerektiği açıkça görülüyor.
Bir robotik süreç otomasyonu (RPA) satıcısı olan UiPath’in CRO’su Boris Krumney, işinin bir kısmını otomatikleştirebilen her şirketin muhtemelen bir CRO işe almaya ihtiyaç duyacağına inanıyor. Platform Outsourcing Nederland ile 2017’de yaptığı bir röportajda, “Geleceğin iş dünyasında devasa bir değişiklik olacak, aynı günlük işlerimizde cep telefonlarının bize yardımcı olmaya başlaması gibi.” diyor.
Geleceğin İşgücüne Liderlik Etmek
Gartner, Tractica ve Robotics Business Review gibi lider araştırma kuruluşları, şirketlerin robot biliminin ve otomasyonun gelişiminden fayda sağlamasını bekliyor. Ama robot teknolojisine bu akın beraberinde kendine özgü sorunlar da getirebilir.
Gartner’da Araştırma Başkan Yardımcısı Dwight Klappich’e göre birçok şirket, halen robot biliminde liderliğin önemini kavramış değil. Bir Gartner röportajında Klappich, robotların hızla daha fazla kullanılırken otomatikleşmiş işçileri yönetmek için etkili prensiplerin, süreçlerin ve disiplinlerin gelişiminin halen çok erken aşamalarda olduğunu söyledi.
Klappich, robotik devriminden en iyi şekilde yararlanabilmeleri için şirketleri mühendislik, BT ve insan kaynakları yönetimi becerilerini harmanlayacak bir CRO pozisyonu yaratmaya çağırıyor. Böylece robotik yaşam döngüsünün tüm yönlerine hakim olabilecekleri bir yönetim yapısı geliştirebilirler. Ayrıca doğru CRO’yu bulan şirketlerin de gittikçe otomatikleşen iş gücünün getirdiği zorlukların üstesinden gelmek için uzun vadeli düşünmeye başlaması gerekecek.
Boisvert, robot teknolojilerinin ayak uyduramadığımız bir hızda geliştiğini belirtiyor. Robotlar iş olanakları ve gelişim açısından inanılmaz bir potansiyele sahipler, ancak bu ihtiyaçları karşılayacak robot bilimi liderleri yetiştirmek üzere robotik eğitimlerini ve eğitim gündemini bütünsel olarak iyileştirmemiz gerekmekte.
